“Alevilik ve Kurban” Konulu Konferans Gerçekleştirildi

10 Nisan 2021 1659
“Alevilik ve Kurban” Konulu Konferans Gerçekleştirildi

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) tarafından ismini üniversiteye de veren Hünkar Hacı Bektaş Veli’yi vefatının 750. yılında anma etkinlikleri kapsamında, “Alevilik ve Kurban” konulu çevrim içi konferans düzenlendi.  

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO)’nun Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin vefatının 750’nci yıldönümü olan 2021 yılını anma ve kutlama yıl dönümleri arasına alması ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'nın da 2021 yılının "Hacı Bektaş Veli Yılı" olarak çeşitli etkinliklerle kutlanması kararına istinaden Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ)’nün başlattığı ve yıl boyunca devam edecek olan programlar kapsamında NEVÜ Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından, “Alevilik ve Kurban” konulu konferans düzenlendi.  

NEVÜ Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Murat Gür’ün moderatörlüğünde gerçekleştirilen konferansa konuşmacı olarak katılan ve “Alevilik ve Kurban” başlığı adı altında konuşan NEVÜ Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim elemanı Dr. Serkan Köse, Aleviliğin sosyal bilimlerin çeşitli alanları tarafından incelendiğini ve her bilim alanın da kendi penceresinden Aleviliğe yaklaştığını belirterek, her şeyden önce Aleviliğin bir inanç sistemi olduğunu ve bu sistemin çarkını ise kurban ritüelinin döndürdüğünü söyledi.

Köse, “Kurban kavramına birey ve toplum ilişkisi bağlamında bakıldığında Alevi toplumunda cem ritüeline katılan kişiler, özünü dara çekmiş, dolayısıyla nefsini kurban etmiş, bağışlamış ve inanç yoluna adamış olarak görülür. Manevi anlamda nefsini kurban edemeyen, gerçek anlamda Alevi inanç sistemi içinde yer alamaz. En azından Aleviliğin geleneksel biçimde ve ocak-talip ilişkisinin bozulmadan yaşadığı kırsal alanlarda sözü edilen özü, nefsi kurban etme durumu görülmektedir.

Alevilikte kurban iki türlü icrada görülür ve bunlardan birincisi cem ritüeli içinde içeri kurbanı, ikincisi ise cem ritüeli dışında dışarı kurbanıdır. Cem ritüellerinde sunulan kurbanlar; Abdal Musa Kurbanı, Müsahip Kurbanı, Dar/Dardan İndirme Kurbanı, Düşkün Kurbanı, Cebrail Kurbanı ve İkrar Kurbanı olarak, cem ritüelleri dışında sunulan kurbanlar ise; Kurban Bayramı Kurbanı, Adak Kurbanı, Geçiş Dönemi Kurbanı, Muharrem Orucu Kurbanı, Şükür Kurbanı olarak icra edilir.

Cem ritüeli dışında ritüelin bir parçası olarak sunulan kurbanlar; türbe ziyaretleri, yağmur duası, nevruz, hıdırellez ve geçiş ritlerinde, belirli bir ritüele bağlı olmadan sunulan kurbanlar ise, Kurban Bayramı, adak, şükür ve kefarette icra edilmekte.

Alevi inanç sisteminde kurban, yakınlaşmakla birlikte, birlik olma ve kişinin canını Hak, Muhammed, Ali yolunda teslim etme ve adamasıdır. Kurban aynı zamanda, verilen sözün tasdik edilmesidir.

Alevilikte kurban gerek sunum esnasında, gerek sunumdan sonra gerçekleştirilen pratikler bağlamında, eski Türk inanç sisteminde sunulan kurban ritüelleriyle ortak birçok yönü olan, dede ya da Ocakzâdenin duasını almak şartıyla kurbancı, tığcı gibi adlarla ifade edilen ve belirli özellikler gösteren kişiler tarafından sunulan, inancın meşruiyet kaynağını destekleyerek kozmosu sağlayan, toplumsal anlamda birlik ve beraberlik duygusunu pekiştirme ve inanç halkasının genişlemesini bütünleme işlevlerini yerine getirerek inanç yapısını dinamikleştiren, ekonomik hayatın yönlendirilmesine katkı sağlayan ve son olarak cem ritüellerinin temel işletim mekanizmasını oluşturan ritüeldir” diye konuştu.

Köse’nin konuşmalarının ardından konferans, kendisinin katılımcıların sorularını cevaplamasıyla sona erdi.